30 Temmuz 2010 Cuma

Sakarya Meydan Muharebesi özlelikleri sonuçları

Sakarya Meydan Muharebesi
Türk ordusu, Kütahya-Eskişehir Muharebelerinden sonra cephenin kritik bir durum alması üzerine, Batı Cephesi Birliklerinin düşmanla arada büyük bir mesafe bırakılarak (100 Km. ) Sakarya Nehri Doğusu'na çekilmesine ve bu hatta savunmasını devam ettirmesine karar verildi. 22 Temmuz 1921'de Sakarya Nehri Doğusu'na çekilmeye başlayan Türk Ordusu, güneyden kuzeye 5 nci Süvari Kolordusu (Çal Dağı güneyinde), 12 nci, l nci, 2 nci, 3 ncü, 4 ncü Gruplar ve Mürettep Kolordu l nci hatta olacak şekilde tertiplendi.

Image

14 Ağustos'ta ileri harekata geçen Yunan Ordusu ise, 23 Ağustos'tan itibaren 3 ncü Kolordusu ile Sakarya Nehri doğusundaki Türk Kuvvetlerini tespit, l nci Kolordusu ile Haymana istikametinde, 2 nci Kolordusu ile Mangal Dağı güneydoğusunda kuşatıcı taarruza başladı. Fakat bu taarruzlarında basan sağlayamadı.

"Savunma hattı yoktur, savunma alanı vardır. O alan bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz."

Kuşatma taarruzunda başarı sağlayamayan Yunan kuvvetleri, siklet merkezini ortaya kaydırarak Türk savunma mevzilerini Haymana istikametinde yarmak istedi. 6 Eylül'e kadar süren yarma teşebbüsünde de başarılı olamayınca, bulunduğu hatlarda kalarak savunmaya karar verdi. Ancak Türk Ordusu'nun 10 Eylül'de başlattığı genel karşı taarruzla buna da mani olundu. Bu durumda Yunan Ordusu için geri çekilmekten başka hal tarzı kalmıyordu. 13 Eylül'e kadar Sakarya Nehri'nin doğusunda tek Yunan askeri kalmadı. Sakarya'dan çekilen Yunan Ordusu, Eskişehir-Afyon doğusu hattına kadar çekilerek, bu bölge de savunma için tertiplenmeye başladı.

Türk Ordusu bu muharebeler sonunda 26. 000 zayiat verdi. Birlik mevcutlarına göre er zayiatı % 35-40, subay zayiatı oranı % 70-80 arasındaydı. Yunanlılar ise 16. 000'i ölü olmak üzere 46. 000 zayiat verdiler.

Ünlü tarihçi Toynbee diyor ki: "Bu savaş 20. yüzyılın en büyük savaşlarından biridir."

Gazeteci Claire Price da şöyle diyor: "Batı 200 yıldan beri ihtiyar Osmanlı Devleti'ni parçalamaya çalışıyordu. Fakat Sakarya'da Türk'ün kendisiyle karşılaşmış ve ona dokunduğu anda da tarihin yönü değişmiştir. Tarih bu olayı devrimizin en büyük olaylarından biri olarak kaydedecektir."

Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türk tarihinde bir dönemeç niteliği kazanan bu büyük savaş ve görkemli zaferden sonra Başkomutan Mustafa Kemal Paşaya "mareşallik" rütbesi ve "gazi" sanı verdi. Bundan sonraki aşama emperyalizmin desteklediği son düşmanı da denize dökmekti. Bunun için 26 Ağustos 1922'ye kadar bir hazırlık yılı beklemek gerekecekti.

Bu destanı yaratan bütün kahramanları derin bir saygı ile anıyoruz.

Image

Başkomutan Mustafa Kemal Duatepe'de Skarya Meydan Muharebesi'ni yönetirken
(10 Eylül 1921)

Image

Sakarya Meydanlarından Dumlupınar’a uzanan muharebeler, bütün aşamalarıyla emperyalizme kök söktüren ve onu yenilgiye uğratan süreçtir. Bu süreç zarfında Türk Ulusu bağımsızlık ve vatanı için her fedakarlığı göze aldığını, asla yenilmeyeceğini dosta düşmana göstermiştir.

Dün olduğu gibi, bugün ve gelecekte de; Türk Ulusunun, vatanına ve bağımsızlığına el uzatanlara cevabı, daima Sakarya Meydan Muharebesi’nin bitmeyen direnci, Büyük Taarruzun öfkesi ve 30 Ağustosun şiddeti olacaktır.

0 yorum:

Blogger Template by Clairvo